California değişime hazır!
4 Kasım’a sayılı günler kala herkes politika konuşuyor. 2008 yılına, dünya kapitalist sisteminin ekonomik ve siyasi krizinin, belirgin bir biçimde şiddetleniyor olması damgasını vurdu. Patlayan ekonomik kriz sonrası yeni arayışlar ve politik adımlara çekimser davranılmamaya başlandı. Ekonomik kriz ve de hali hazırda devam eden belirsizlik sonucu restoranlar, alışveriş merkezleri bomboş, herkes evde televizyon başında başkan adaylarının ne söyleyeceklerini merakla izliyorlar.
İki gün önceki başkan adaylarının son tartışması da CNN ekranından canlı yayınlandı. Yapılan anketlere göre tartışmayı izleyenlerin yüzde 58’i Demokrat Barack Obama’yı, yüzde 31’i Cumhuriyetçi John McCain’i başarılı buldu. Seyredenlerin yüzde 81’i, Demokrat Barack Obama’yı daha sempatik bulduklarını açıkladılar.
Amerika’da komedi dünyası politik konularda toplumu yönlendirme bakımından çok etkili. Son dönem yönetmenliğini yaptığı “Religulous” filmi ile de dikkatleri üzerine çeken Bill Maher geçen akşam Larry King’in özel konuğu idi. HBO’da cuma akşamları yayında olan Real Time programını hazırlayan ünlü komedyenin tespitlerini sizinle paylaşmak istiyorum. Maher: “McCain, ‘Ben Bush değilim Bush’un karşısında yer almak istiyorsanız dört yıl önce seçimlere katılmalıydınız’ diye çıkış yapsa da kendisinin Bush’un izinden gittiği bir gerçek. McCain’in partinin çizdiği çemberin dışına çok çıkamayacağı düşünülüyor” diyor. Tartışmalarda Obama’nın sakin, serin kanlı ve de sıkıcı olduğunu belirtiyor ve de demokrat birçok kişinin; “Neden McCain ile tartışmıyor, ona sert yanıtlar vermiyor?” diye sorduğunu ekliyor… Bu konuda Maher, Obama’nın duruşunu şöyle yorumluyor: “Her zaman akıllı cevaplar veriyor, polemiğe girmiyor. Siyahi bir başkan adayı olarak hiçbir şekilde hata yapma lüksü olmaması bunun sebebi ve de bugüne kadar çok dikkatli davranan Obama puan topluyor. Profesyonel Beyzbol liginde oynayan ilk siyah oyuncu olan Jackie Robinson örneğini veren Maher; Robinson ufak bir hata yapsa , ‘siyahlar beyzbolda iyi değil!’ genel yorumuna sebep olacaktı. Aynı psikoloji ile Obama da mükemmel olmalı. Sinirlenemez.”
“Muslukçu Joe” konusuna da değinen Maher: “Bir kere, Joe muslukçu bile değil, onu geçelim, Obama’nın vergi programı orta sınıftaki Joe’ya daha yarayacakken, Cumhuriyetçiler fantazilere oynuyorlar. Obama paraya ihtiyacı olanlar için olanaklar sağlamaya çalışıyor” diyerek Obama’yı desteklediğinin altını çiziyor.
Ayrıca Sarah Palin’i sert bir dille eleştiren ünlü komedyen Palin’in hiçbirşeyden anlamadığını belirtiyor, başkan yardımcılığı gibi önemli bir konum için geniş bilgi birikimi gerektiğini söylüyor ve ekliyor: “İçimizden biri hissi kaybettiriyor. Politika ciddi bir iş, başa gelecek isimler ile oturup bira içmek isteyebilirsin ama bizim karşılıklı bira içecek değil politika zincirinde ülkeye yardımcı olabilecek, bize yol gösterebilecek birine ihtiyacımız var” diyerek son noktayı koyuyor.
Son on gündür San Diego’da Turkish Journal için nabız yokluyorum. McCain’i destekleyen kitle, McCain’in Irak konusunda haklı olduğunu, Amerika’nın belki Irak’a girmesinin hatalı olduğunu düşünüyor ama şu an Irak’tan çıkmanın daha fena sonuçlar doğuracağı kaygısında birleşiyor. Palin’in başkan yardımcısı olması sonrası Maher’in de iğnelediği noktanın aksine “İçimizden Biri” hissiyatı McCain’e çekimser bakan kişileri de Cumhuriyetçilere yaklaştırdı.
En önemli, özellikle iş adamlarının korktuğu konu ise vergi yasası değişikliği. Bizde bir dönem esen “Benim memurum işini bilir” konsepti Amerika’da “Benim işadamım işini bilir” tarzında yıllardır sürdüğü için mali piyasalarda yaşanmakta olan sarsıntıyı duymazdan gelerek $’ların hesabına düşen onlarca insan var. Obama eşittir Sosyalizm, şu anki ekonomik krizden daha büyük sorunlar ile uğraşılacağı korkusu hakim birçok kişiye. Obama’nın iyi bir hatip olduğu ama uygulamaya gelince birçok konuda tekleyeceği öngörülüyor. “Ben çalışayım, diğeri yan gelip yatsın ama eşit olalım, kabul edilir gibi değil” diyor konuştuğum bir kişi.
Obama’yı destekleyenler ise derin bir sistemik kargaşanın varlığından haberdar olduklarını belirtiyorlar. Mevcut ekonomik gerçeklerle başa çıkamayan işçi sınıfının sindiğini, sıfırdan zengin olma hayali ile haklarından bile haberdar olmadıklarını söylüyor bir başka kişi. McCain’in Bush’un politikalarından farklı bir yol izlemeyeceği kanısında olsa da çoğu kişi, ikinci kez Bush’u başkan olarak seçen halkın burnunun pek koku almadığı düşüncesindeler. Medya’ya güven yok. Obama’nın şu an önde olduğu söyleniyor ve de birçok kişi ‘nasılsa Obama önde’ diyerek kampanyaya destek olma adına çalışmıyor diye, medyanın şişirme haberlerini eleştiriyor kimisi.
Genel olarak; Obama’yı destekleyenler, kolektif ve bilinçli toplumsal ve siyasi mücadeleye dönmenin tam zamanı diyerek umutlu olduklarını belirtiyorlar.
Sonuç olarak; Amerika Birleşik Devletleri’nin içindeki toplumsal ilişkilerin giderek kötüleşmesi, ekonomik kriz birçok kişide kaygı uyandırıyor. 1929 ekonomik buhran sonrası bugünlerde yaşanan belirsizlik herkesi tedirgin ediyor. Irak’ın istilasından bu yana geçen beş yıl boyunca Amerika Birleşik Devletleri’nin stratejik pozisyonunun kötüye gittiğini düşünüyorlar ve de yeni başkana güvenmek istiyorlar.
Anketler, analizler Obama’nın önde gittiğini söylüyorlar ama burası sürprizler ülkesi son saniyeye kadar kesin bir şey söylemek zor…
(Turkish Journal)