“Mustafa” bir “Kemal” tartışması başlattı…
“Mustafa”nın sponsorluk meselesi ile başlayan tartışmalar, içeriği ve neyi hedeflediği merakı ile devam ediyor. Filmin değişik bir Atatürk portresi yansıttığı kesin…
Herkesin bir Atatürk’ü vardı.
O kendisininkini keşfetti…
Bu serüvende binlerce kitabın, anının, fotoğrafın, ayrıntının, iddianın içinden geçti.
Bilinmeyen pek çok kitabı, anıyı, fotoğrafı, ayrıntıyı, iddiayı fark etti. Çok bilindiği varsayılan bir hayatı didik didik etti. Atatürk’ün hayatını anlatma çabası “Mustafa”da hayat buldu ve bir eleştiri seli başladı.
Film, gelip Türkiye’nin gündemine oturdu.
“Mustafa”nın sponsorluk meselesi ile başlayan tartışmalar, içeriği ve neyi hedeflediği merakı ile devam etti.
Filmin değişik bir Atatürk portresi yansıttığı kesin…
ABD’deki Türk toplumu da gündemi, eleştiri seli çerçevesinde takip ediyor. “Mustafa” henüz burada gösterilmedi; ama film hakkındaki olumsuz eleştiriler aldı başını yürüdü ve de izlemeden yazık ki hepimiz kendimizi yorum yaparken bulduk.
Yorumlar gösteriyor ki; birçok kişi tümüyle tarihi bir belgesel beklerken, Can Dündar Atatürk’e ait belgeler üzerinden gelişen bir çalışma ile Atatürk’ün özel not defterlerini takiben farklı alanlarda gezinmiş. Yani beklenilen detayları değil farklı detayları vermiş.
Her şeyin belgelerle sunulduğu filmde bir tek maddi hata bulunmamış olmasına rağmen “algı”lar gerçeklerin önüne geçmiş…
Dündar, karşı tarafın anladığı kadar anlatabilmiş.
İki saatlik bir zaman diliminde, gün ışığına çıkmamış yeni bilgiler ile özellikle Atatürk’ün günlüklerine ulaşarak Atatürk’ü anlatma çabasından dolayı, film ile birçok kişiyi Atatürk’e yönelik okumaya yönlendirebilen, “Acaba bu film ne kadar doğru?” merakıyla bile olsa kimilerini Atatürk’e dair bilgilenmeye sevk eden Dündar’ı, ekibini başarısından dolayı kutluyorum…
“Mustafa”yı izlemek için sabırsızlanıyorum…
Hiçbir dogmayı değil, bilimin ışığını takip edeceğime dair dipnotu geçerek, 70. ölüm yıldönümünde Atatürk’ü saygıyla anıyorum…
(Turkish Journal)