Sosyal Medya ve Haklarımız

Sosyal medyaBilişim ve iletişim alanında faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşları ve meslek odaları, Gezi olayları sonrasında yetkililerin sosyal medyaya yönelik girişimlerinden ciddi bir kaygı duyduklarını belirtip, demokratik bir hukuk devletinde otoritenin oto-sansür dayatmasının kabul edilemez olduğunun altını çizdiler.

Hakaret, nefret söylemi ve şiddete çağrı içermeyen hiçbir sosyal medya paylaşımının suç olmadığını, asıl yasadışı olan şeyin, devletin yurttaşların iletişimine, haberleşmesinin gizliliğine ve kişisel verilerine hukuksuz bir biçimde müdahale etmesi, gözetlemesi, dinlemesi olduğunu belirttiler.

Kuruluşlar, sosyal medyanın bir “baş belası” değil, “baş üstünde tutulması gereken bir araçlar topluluğu” olduğunu vurguladılar. İfade, iletişim, bilgi edinme ve haber alma hakkının doğal bir uzantısı haline gelmiş olan sosyal medya kullanımı da bir hak olarak ortaya çıkıyor diyerek, sosyal medya ve haklarımızın ilişkisini ele alan bir basın açıklaması kaleme aldılar.

Hükümet çevrelerinin Sosyal Medya hakkında yaptıkları açıklamalara karşı ilgili meslek odaları ve STK’ların bildirisi Sosyal Medya ve Haklarımız sayfasından okunabilir.

Bildiriyi imzalayan kuruluşlar:

Become a patron at Patreon!