Otizm ile başa çıkma teknikleri

Son yıllarda otizmin ve beyin gelişimiyle ilgili birçok hastalığın dünya genelinde arttığı gözleniyor. Uzmanlar, bu artışın sadece genetikle açıklanamayacağını söylüyorlar…

Harvard Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden  Nöroloji Uzmanı Yard.Doç. Dr. Martha Herbert de , Gazeteci Karen Weintraub ile birlikte kaleme aldığı, yenice yayımlanan “The Autism Revolution” kitabında otizmin sadece genlere bağlı olmadığından bahsediyor.  Kitapta,  otizmle başa çıkmak için dönüştürücü stratejilerin de altı çiziliyor. Dr. Herbert,  genetik mutasyonlar, bazı toksinler, stresli doğum, vitamin eksikliği ya da bir dizi enfeksiyon sonucu otizm görülebildiğini söylüyor. “Sonucu, bir nedene bağlamaktan ise ufak olayların zincirleme etkileşimi olarak değerlendirebiliriz” diyor.

Yıllardır,  otistik olan ya da olmayan bebekler, okul çağı çocukları  ve yetişkinleri kapsayan bir araştırma üzerinde çalışan Dr. Herbert, “Otizm teşhisi koyulan çocuklara baktığımız zaman otizme özgü olmayan rahatsızlık belirtileri gözlemledik. Çocukların ishal, uykusuzluk, kulak enfeksiyonu gibi olağan rahatsızlıklardan şikayetçi olduklarını gördük. Bu bize yol gösterdi” diyor ve ekliyor:

“Bir yaşındayken sürekli kulak enfeksiyonu problemi yaşamış, antibiyotik tedavisi görmüş bir çocuk hastamıza otizm tanısı konulmuştu. Hastahaneye geldiğinde çok kötüydü. Ailesi yanına bile yaklaşamıyordu. Yemek yemiyordu. Sürekli bağırıyordu. Uyguladığımız tedavi sonucu hastamız şu an yüzde doksan iyileşti. Biraz olsun ilgi problemi yaşasa da sonuç çok sevindirici. Bu gibi örnekler sonrası,  otizmin kalıcı bir rahatsızlık olmadığı konusunda uzman arkadaşlarla hem fikiriz.  Otizm tanısı konulmuş hastalarda bağışıklık sisteminin aktif olduğunu ve beyni etkilediğini görüyoruz. Bağışıklık sistemi problemi beyindeki ritmi etkiliyor.”

Dr. Herbert’in , beslenme alışkanlığının da bu hastalığın ortaya çıkmasında büyük etken olduğunu belirttiğinin altını çizeyim. Çocuklara hazır yiyecek veren annelerin dikkatine…

 

‘Otizm ile başa çıkma teknikleri herkes için iyi olabilir’

 

“Otistik olan kişilerin fiziksel ve çevresel streslere genel nüfusa oranla daha yatkın oldukları biliniyor” diyen Dr. Herbert, ailelerin yapacağı dört temel alandaki değişikliğin yararlı olacağını düşünüyor:

 

Gıda: Otistik birçok kişinin değerli besin almadıkları ve çok fazla nişasta içeren yemek yedikleri gözleniyor. Daha sağlıklı bir yaşam için işlenmiş yiyeceklerden kaçınmak şart.  Çoğunlukla organik, bitki-temelli diyet uygulamalıyız. Glutensiz besinler seçmeliyiz.

Virüs: Bağışıklık problemleri enerjinizi sınırlayıp, metabolizmanın dengesini bozacağı için hemen müdahale gerektirir. Sağlıklı bir diyetle bağışıklık sistemini güçlendirebilirsiniz.  Alerji tetikleyiciler ve enfeksiyonları önlemek için yoğurt ve probiyotik içeren yiyecekler yemelisiniz.

Toksinler: Mümkün olduğunca kokusuz, “doğal’” ev ve kişisel bakım ürünleri kullanın.

Stres: Otizm teşhisi konmuş hastada endişe rahatsızlığı yaygındır. Pek çok duyu sorunu yaşanabilir. Örneğin, elbisede bulunan bir etiketi kirpi gibi hissedebilir, bu kolayca strese yol açabilir. Uyaranları sınırlandırarak, profesyonel yardım ile  bu zorluklar aşılmalı.

 

(T24)

Become a patron at Patreon!