‘The Amaz!ng Meeting’ (TAM) bu yıl 13. kez Las Vegas’ta
1996’da kurulan James Randi Eğitim Vakfının (JREF) kurucusu, ilüzyonist, araştırmacı James Randi (The Amazing Randi) başta olmak üzere dünyaca tanınmış bilim insanları, şüpheciler Las Vegas’ta TAM 13 için biraraya geldi.
Daha önceki yıllarda Neil deGrasse Tyson, Richard Dawkins, Lawrence Krause, Daniel Dennett ve Adam Savage gibi isimlerin katıldığı toplantının bu yılki konukları arasında Simon Singh, Bruce Hood, Eugenie Scott, Hans Rosling, Yvette d’Entremont, Michael Shermer, Massimo Pigluicci ve Taner Edis de var.
1 milyon dolar ödül
JREF, herhangi bir paranormal veya doğaüstü bir güce sahip olduğunu bilimsel testler altında kanıtlayan kişiye 1 milyon dolar ödül vadediyor!
1964’te James Randi’nın kendi cebinden bin dolar koyması ile başlayan ödül vaadi, birçok ismin katkısı ile 1 milyon dolara çıktı. 1964 ile 1982 yılları arasında 650 ve 1997 ile 2005 yılları arasında ise 360 kişinin ödül için başvurduğu belirtiliyor. Bugüne kadar testi geçen olmadı. Test protokolü JREF ve katılımcının katkısı ve onayı ile oluşturuluyor. Teste katılmak için 18 yaş üstü olmanız şart.
Dört gün sürecek olan toplantıya, çeşitli bilim dışı iddiaları ve hurafeleri inceleyen ve okurlarına eleştirel düşünce yetisi kazandırmayı amaçlayan yalansavar.org ekibinden Işıl Arıcan ve Cüneyt Özdaş da katılıyor. Arıcan ve Özdaş, Twitter’da, Yalansavar adresinden oturumları canlı olarak aktarmaya başladı bile.
Amazing Randi ismini ilk kez ‘What the Bleep We Know’ filminde adı geçen okunmuş su şişelerini 150 dolara satan şarlatan Masaru Emoto’yu araştırıken duyduklarını söyleyen Arıcan ve Özdaş daha sonra Randi’nin kurucusu olduğu ve sözdebilim ve şarlatanlarla savaşan bir vakıf olan JREF ile tanışmışlar. Beş yıldır TAM’a katılıyorlar.
Bugün başlayacak oturumlar öncesi, medyumların sıkça kullandığı bir yöntem olan soğuk okumadan, el falı bakmaya, UFO haberlerine birçok ilgi çekici konuda çalışma yapıldığını öğrendik. Cumartesi günü James Randi onuruna yapılacak resepsiyona ilgi yoğun.
‘Nasıl tartışılır?’ sorusunun yanıtlandığı theskepticguide,org ekibinin sunduğu panelde konuşulanların altını çizen Arıcan, Steven Novella’nın bize tartışırken ne yapacağımızı değil tartışırken ne düşünmeniz gerektiğini anlattığı açıklamayı şöyle aktardı:
-Tartışma nedenlerinden biri aslında konu hakkında kendi düşüncelerinizi toparlamak ve ne düşündüğünüzü daha iyi anlamak olabilir. Çoğu insan tartışırken karşısındaki ikna etme amacındadır. Ama genelde tartışmayı izleyenleri ikna etmek daha olasıdır ve amaç çoğu zaman bu olmalıdır.
-Tartışırken dikkat etmeniz gereken uzun ve kısa dönem hedefleri olur. Karşınızdaki bir defalık rastladığınız biri mi yoksa tanıdık mı? Tartışırken kullandığınız stili amacınıza uygun olarak seçmelisiniz. Stiliniz o andaki ruh halinize göre ne çıkıyorsa o olmamalıdır.
-Tartışırken en iyi önemli taktiklerden biri de karşınızdaki ile ortak paydayı belirlemek. Ortak paydanız yoksa tartışmak anlamlı olmayabilir.
-Tartışırken karşı tarafın savunduğu noktaya gelmesine neden olan varsayımlarını anlamak önemlidir. Yanlış varsayımlar ile başlayınca doğru mantık kullansalar bile yanlış sonuca ulaşmış olabilirler. Benzer şekilde doğru varsayımlardan başlamış ancak yanlış veya hatalı mantık yürütüyor, safsatalara düşüyor olabilirler. Ancak karşıdakinin fikir yürütmesini safsata olarak adlandırmadan önce dikkat etmek gereklidir. Safsataların çoğu duruma özgüdür ve bazı durumda safsata olarak nitelendirilen mantık yürütme başka konularda geçerli olabilir. Mantıksal safsatalara hakim olmadan karşınızdaki insanların yürüttüğü mantığı safsata olarak adlandırmaktan kaçının.
-Sağlam argümanlar kurmaya çalışın. Eğer amacınız karşınızdakini ikna etmekse, ortak paydanızdan yola çıkmak en verimli yaklaşım. Fikir ayrılığının kaynağını bulmaya çalışın.
-Tartışmayı tek bir harekette kazanacağınızı düşünmek büyük yanılgı olur. Çoğu tartışmada taraflar bir kerede ikna olmaz. “Nasıl benzettim ama” tarzında bir yaklaşım size ve savunduğunuz konuya herhangi katkı sağlamaz. Bunu yapıp hiç karşınızdakini ikna ettiğiniz oldu mu? Muhtemelen olmamıştır.
– Tartışmaya mantıklı olan kişinin sadece siz olduğu, sadece sizin savunduğunuzun aklı başında argüman olduğunu ima ederek başlarsanız hiç bir tartışmayı kazanamazsınız. Çünkü herkes aynı şeyi düşünür. Bu nedenle tartışırken egonuzu bir kenara bırakın.
-Tartışırken karşınızdakinin demeye çalıştığı şeyi en zayıf haliyle değil en güçlü haliyle algılayıp onların pozisyonunu anlamaya çalışın.
-Tartışırken sinirlenmemeye çalışın.
-Özelikle aile üyeleri ile tartışırken uzun vadeli düşünün. Amacınız, “Bu tartışmayı bugün kazanacağım” yerine karşıdakinin görüşünü bir adım dahi olsa size yaklaştırmak olsun.
-İnsanlar eğer sizin tepki göstermeniz için sizinle tartışmaya giriyorlarsa, genelde karşılığında son derece kibar olmak en iyi ve verimli taktiktir. Karşı tarafın ‘Ben ayıp ettim galiba’ diye düşünmesine neden olur genelde.
-Provokasyon arayanlarla onların istediği tepkiyi göstererek tartışmayın. Seviyeli tartışma genelde saldırgan kişileri bile normalleştirir.
-İnternette tartışırken fikrinizi kısa ve öz ifade edin, araya bir sürü dolgu malzemesi koymayın. Dört paragraf sonrasını genelde kimse okumuyor.
-Tartıştığınız kişi katıldığınız bir saptama yaptığında, bunu kabul edip karşınızdakine saptanmasında haklı olduğunu belirtmekten kaçınmayın. Online tartışma çok uzadığında cevabınızın kimin hangi mesajına cevaben yazıldığını net belirtmek gerekebilir. Yukarıdaki yorumlardan hangisine cevap veriyorsunuz açık yazın.
– Amacınızdan sapmayın. Örnegin sırf karşınızdakini rencide etmek için grameri ile alay etmek tartışmaya herhangi bir katkı sağlamaz.
– Adam karalama (Ad Hominem) saldırılardan her zaman kaçının. Kişiyi karalamak sizin savunduğunuz görüşü haklı çıkarmaz.
– Troller ile uğraşmak web tartışmalarında en zor şeylerden biri. Ortama ve konuya göre stratejinizi değiştirmeniz gerekir ve en önemlisi yazdığınız her şey orada kalıyor. O nedenle yazdığınız her yorumun uzunca süre internette sizi temsil edeceğini unutmayın.
Konferans hakkında detaylı bilgi için: www.amazingmeeting.com