Türkiye’de ilk kez Yaban Hayatı Kurtarma ve Rehabilitasyon Çalıştayı düzenlenecek

Türkiye’de ilk kez, ‘Yaban Hayatı Kurtarma ve Rehabilitasyonu Çalıştayı’ düzenleniyor.

KuzeyDoğa Derneği liderliğinde, Kafkas Üniversitesi Yaban Hayatı Kurtarma ve Rehabilitasyon Merkezinin düzenlediği çalıştayın ana amacı, Türkiye’nin çeşitli yerlerinde faaliyet gösteren ve yaban hayatı kurtarma ve rehabilitasyonu yapan kuruluş, hayvanat bahçesi ve merkezlerin, kendi bölgelerinde yaptıkları çalışmalarını anlatacakları bir ortam yaratmak ve yaban hayatı kurtarma ve rehabilitasyonunda karşılaşılan sorunların ve çözüm önerilerinin tartışılacağı bir ortam oluşturmak.

16-18 Ekim tarihleri arasında, gerçekleşecek çalıştay dışında, ‘Petrole Bulanmış Yaban Hayvanlarına Müdahale Eğitimi’ de düzenlenecek. Bu eğitim, TRI-STATE BIRD Rescue and Research INC liderliğinde Türkiye’de ikinci kez yapılacak. Herhangi bir petrol sızıntısında, petrole bulanmış yaban hayvanlarına yapılacak müdahalenin temel prensiplerini ve pratikte uygulamasının nasıl yapılacağını göstermek eğitimin ana amacı.

Çalıştay ve eğitime dair bilgi aldığımız KuzeyDoğa Derneği Bilim Koordinatörü Emrah Çoban, “Türkiye  bulunduğu coğrafya nedeniyle dünyanın en çeşitli ekosistemlerine sahip ülkelerden biri. Avrupa, Asya ve Afrika’ya komşu olması yanında sahip olduğu yaşam alanlarının da çeşitliliğiyle birçok türe ev sahipliği yapıyor. Bunlardan bazıları da sadece Türkiye’de yaşayan türler; ancak sahip olunan bu doğal yaşam yeterince korunamıyor ve devamı için adımlar atılamıyor.” dedi ve ekledi: “Birçok tehdide rağmen doğamız hala ayakta ve umut veriyor. Hala çok yaşlı ormanlarımız, bozkırlarımız, göllerimiz, akarsularımız var olma mücadelesi vermeye devam ediyor. Ancak, bu ekosistemlerin devamı için en üst basamaktan en alt basamağa kadar türlerin popülasyonlarının da devamı gerekiyor. Ne yazık ki birçok türümüz yok olmanın eşiğine gelmiş durumda; bu yüzden her birey büyük önem taşıyor. Doğa artık tek bir leoparın, tek bir bozayının, tek bir kurdun, tek bir kara akbabanın kaybolmasına tahammül edecek durumda değil. Ancak, insanların bu canlıların yaşam ortamlarına giderek daha fazla girmesi onlara yaşayabilecek hatta saklanabilecek alan bile bırakmamaları ister istemez hayvanlarla insanları karşı karşıya getiriyor. Bu karşılaşmadan çoğunlukla hayvanlar zarar görerek ayrılıyor.

Her yıl birçok tür, özellikle yırtıcı kuşlar, çeşitli sebeplerle yaralanıyor. Ateşli silahlarla vuruluyor, elektrik tellerine çarparak, kapanlara düşerek ve yaşam ortamlarını bir bıçak gibi kesen otoyollardan geçerken araçların çarpması sonucu ya ölüyor ya da yaralanıyorlar.

Türkiye’de son yıllarda rehabilitasyon çok popüler ancak ne yazık ki sadece popüler. Bu iş çok zor ve bilgi istiyor. Türkiye’nin tek lisanslı rehabilitörü Veteriner Hekim Ayşegül Çoban. Bizim amacımız Türkiye’nin her yerinde bu konu ile uğraşan insanları bu çalıştayda toplayıp, yanlış doğru ne var ortaya çıkarmak ve bunu bir standarta koyması için Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’ne bildirmek.”

Petrole bulanmış yaban hayvanlarına müdahale eğitiminin de çok önemli olduğunun altını çizen Çoban, şöyle konuştu: “Ülkemizin üç tarafı denizlerle çevrili; petrol boru hattaları ülkemizin ortasından geçiyor, günde yüzlerce araç yakıt taşıyor ancak; herhangi bir petrol sızıntısında Türkiye’de bu duruma müdahale edebilecek ‎kimse ne yazık ki yok. İlk eğitim 2010’da Ankara’da gerçekleşti. Şimdi ise Kars’ta biz yapıyoruz.”

Çoban’a, National Geographic Türkiye’nin ilk yaban hayatı belgeseli “Bozayının İzinde: Sarıkamış” yayınlandıktan sonra çalışmalarına ilgide bir artış olup olmadığını sorduğumuzda şöyle yanıt verdi: “Belgesel özellikle CNNTürk’te yayınlandıktan sonra, derneğe gelen telefon ve e-posta sayısı arttı, özellikle Kars’lı olup Kars’ta yaşamayan insanlar bizleri arayıp tebrik ediyorlar.

Belgeselden sonra yaralı ve yetim kalmış hayvanların da ihbarlarında bir artış oldu. Özellikle de doğada ayı ya da kurt görenler, gördükleri hayvanları haber vermek için arıyorlar. Sıkça, “Belgeselin devamı ne zaman gelecek?” sorusu ile karşılaşıyoruz.”

(T24)

Become a patron at Patreon!