20 Mayıs’ta Türk Hava Yolları’nın Los Angeles-İstanbul seferini yapacak olan “Dolmabahçe” adlı yolcu uçağında teknik arıza meydana geldiği bildirildi. Uçuş saati yaklaşmasına rağmen uçağa alınmayan yolculara  uçağın son kontrollerinin  yapılacağı söylenmiş.  Kısa süre sonra, uçağın kapı numarasının değiştiğini belirten yetkililer, yolcuları aşağıya doğru yönlendirmişler. Uçağın saat 19.40’ta hareket ettiğini, ama İstanbul’a değil, yolcusuz olarak hangara yöneldiğini söyleyen bir yolcunun yorumu şöyle: “Uçağın hareket ettiğini saklamak için bulunulan yerden bizi alıp bodrum katı gibi bir yere, ‘158 nolu’ kapıya aldılar. Saat 22.00’a kadar da su ve kraker servisi verilmedi. Geceyarısından sonra otellere gönderileceğimizi öğrendik. Otele giderken, THY çağrı merkezi numaraları verilmedi ve sabah 8.00’de, uçak saatini sormak için havaalanına geri gelmemiz istendi. Yanlarında telefon olmayan, İngilizce bilmeyenlerin ne yapacakları hiç düşünülmeden.”

Bir başka yolcu ise, yetkililerin ertesi sabah 8.00’de San Francisco’dan yedek parça geleceğini bildirdiklerini söyledi ve ekledi: “Parçanın saat 14.30’da yetişmesi gerekirken onu getiren uçağın da arıza yaptığı, o yüzden akşama parçanın ancak getirileceğini belirttiler. Uçağın arızası konusunda çeşitli fikirlerin ortalıkta dolaşmaya başladığının altını çizmek isterim.”

Konu hakkında konuşurken başka bir yolcu söz aldı: “Yani,  herhangi bir yetkili bulup da konuşmak, doğru bilgi almak imkansız. Çünkü bütün THY çalışanları yolcuların hışmından korunmak için kaçtılar, masada diğer havayolu personelleri çalışmaya başladı. Şaşkınız.”

“Diğer günün uçağının kalkma saati geldiğinde neler oldu, anlatmak isterim” diyen yakınını yolcu etmek için havaalanında bulunan bir kadın ise yaşanılanlardan dolayı sinirliydi: “Bütün personel, o uçağı kaldırmaya gitti, mağdur yolcular da yer için yedek olarak yazıldılar…  Sınavına yetişmesi gereken bir doktor, diyaliz makinesine bağlanması gereken bir hasta, bebeği ve çocuğu olan bir çift, ama en önemlisi Ali Babacan’ın toplantısına yetişecek olan grup olmalı ki son dakikada pazartesi akşamı kalkan uçağa yerleştirildiler… Gece 10.00 gibi valizlerinin geri alınması istendi babamlardan. Yüzlerce valiz arasında kendi valizlerini arayan mağdurlar gece yarısı tekrar otellerine gittiler.. Ertesi gün THY’yi aradım ve o gece saat 2.30’da uçağı kaldırdıklarını söylediler… Otele gidenler ne vakit geri çağrıldı? Tekrar uçağın yüklenmesi nasıl bu kadar çabuk bitirildi? Kule sabah 5.00’te açılmıyor mu? THY’nin tek ayıbı krizi yönetememek, acil uçması gerekenlere öncelik vermemekle bitmiyor. Yolculara tüm gün boyunca sadece 15 dolarlık yemek fişi veriyor. Çünkü sabah kahvaltısı otelde yapılmalı, iki akşam da akşam yemeği servisinin uçakta yapılcağını söylüyor ve mağdur yolculardan parası olmayanlar gece 12.00’den önce yemek yiyemiyorlar… Bir daha, THY hizmetinden faydalanır mıyız bilemiyorum.”

Yolcuların şikayetleri eminim ki yetkililere ulaşmıştır, THY’nin basından sorumlu bir yetkilisine ulaşmaya çalıştım ama ne yazık ki aradığım numaralara yanıt veren bir isim olmadı. Kendilerine yazılı bir mesaj da yolladım. Bu haber sonrası açıklama yapmak isterler ise yayımlayacağımızı belirttim. Umuyorum kendilerinden konuya açıklık getirecek bilgi alma şansımız olur.

Become a patron at Patreon!